top of page

GÜNLÜĞÜM;

  • 3 Ağu 2022
  • 2 dakikada okunur

20 Ağustos 2012 Pazartesi;

Yazlıkta bayram ziyaretleri bazen kısa, bazen de uzun sürer. Genelde ikramlardan sonra bu süre biter.

Hiçbir bayram çocukluğundaki gibi olmaz. Kime sorsan o günleri sevinç içinde anlatır.

Yazlıkta eşimin arkadaşları üç kız kardeş olan Engin, Nesrin ve Neslihan hanımları ziyaret ettik. Onlar da çocukluklarındaki bayramları anlattılar.

“Göçmen aileler genelde birbirlerine düşkündürler” dedim.

“Bizim de ailelerimizin kökeni Rumelili, birbirimize düşkünüzdür” diye konuşarak sözlerimi doğruladılar.

Annelerinin babası Çatalca’ya yerleşmiş, büyük bir dükkanı varmış. Gelin olacak kız tepeden tırnağa tüm ihtiyaçlarını alabilecek şekilde dükkanda ihtiyaçlarını bulabilirmiş.

Anneleri Melek Hanım, babalarına aşık olmuş ve kaçmış. Dedesi önceleri bu evliliğe karşı iken sonradan razı olmuş ve damadını çok sevmiş.

Teyzelerinin oğlu askerlik görevini yaparken İzmir’de ölmüş ve oraya gömülmüş. Oğlunun acısına dayanamayan teyzesi İzmir'e göç etmiş. Onun peşinden büyük dayısı ve diğer teyzeleri de göç edince, polis olan babaları mesleğinden istifa edip o da İzmir'e gelmiş.

Bu ölüm olayı tüm aileyi İzmir'e taşımış ve böylece üç kız kardeş de İzmir’de büyümüşler.

“Şimdi ailemizin tümü İzmir’de bayramlar bizi bir araya getirir, çoluk çocuk bir arada toplu halde kutlarız.” Diyerek kış bayramlarını anlatmak istediler. Bu ziyaretimde yaz ve kış bayramlarının farklı olduğunu onların anlatımlarından anladım.

Nesrin hanım Çatalcayı çok özlediğini, dedesinin dükkanını dün gibi hatırladığını, fakat o günden beri oraya hiç gidemediğini belirtti.

Geçmiş bayram özlemleri ile Çatalca'daki çocukluğunun üç yaşını anımsadığı kadarı ile bir türlü unutmamış. O evlerinin hala durduğunu tahmin ediyor. Dedesinin evinin kapısının üstündeki mermere ay yıldızlı bayrağımızın oymasını yaptırdığından bahsediyor. Belki sit alanı ilan edilmiştir. O evler onarılıp ayakta kalmıştır. Diye de temennilerini dile getiriyor.

“Oraları çok görmek istiyorum, belki gelecek yıllarda gideriz. O günlerimizin oralarda unutulmaması en büyük isteğim” diye sözlerini bitirdi. Belki bu duygudan, belki de anlatımlarından çok keyif aldığım o anılar paketini, unutmamak için üç kız kardeşin anlattıklarını günlüğüme yazdım.

Hasan OKURSOY

Not; Resim, Çatalca Belediyesi arşivinden alınmıştır.



bottom of page